
Sağır Cumhuriyet: Sessiz Direnişten İşaret Diline
Bugünün kitabı Ilya Kaminsky’nin büyüleyici eseri Sağır Cumhuriyet. Türkçeye Selahattin Özpalabıyıklar’ın çevirdiği bu kitap, sadece bir şiir kitabı değil; aynı zamanda sessizliğin içinde yankılanan bir çığlık, direnişin en naif hali.
Kurgusal kasaba Vasenka işgal altında. Yasaklar, baskılar ve askerlerin sertliği her yeri sarmışken, bir gün sağır bir çocuk – Petya – kasaba meydanında öldürülüyor. Ve o an… tüm kasaba sağırlaşıyor. İşte sessizlik buradan sonra başlıyor ama sessiz kalmıyorlar. Kendi işaret dillerini geliştiriyorlar, direnişi elleriyle kuruyorlar.
Kaminsky bu hikâyeyi şiirsel bir tiyatro oyunu gibi anlatıyor. Sadece baskıyı değil, insanların baskıya karşı nasıl bilinçlendiğini ve örgütlendiğini de görüyoruz. Alfonso ve Sonya, kukla tiyatrosunun bilge kadını Galya Ana, her biri kitabın içinden çıkıp aklına yerleşiyor. Anlatılan, başka ülkelerin de benzer acılar yaşamaması için bir çağrı gibi.
Bu kitapla birlikte şu soru geliyor akla:
“İşaret dili sadece bir ihtiyaç değil, aynı zamanda bir direniş biçimi olabilir mi?”
Ve bu noktada bizlere şu soruyu fısıldıyor kitap:
🧏♀️ “Sen işaretlerin dilini ne kadar anlıyorsun?”

🎓 İşarethane ile Bu Dili Öğrenmeye Başla
Sağır Cumhuriyet gibi hikâyelerden ilham aldıysan, işaret dilini öğrenmeye başlamak için daha güzel bir zaman olamaz. İşarethane, sağır ve işiten bireylerin birlikte yürüttüğü bir eğitim alanı. 120 saatlik kapsamlı temel eğitim programıyla
✨ Neden İşarethane?
- Sağır eğitmenlerle doğrudan deneyim
- Online erişim ve zamana uygun eğitim
- Toplumsal farkındalık, empati, bağ kurma
- Kitaplardan ilham alan bir öğrenme ortamı